Cüzdanın Tarihsel Yolculuğu: Cüzdan Kullanmaya Nasıl Başladık?

 

    Günlük aksesuarlarımızın en önemli parçası olan cüzdanın, insanlık tarihinin ilk zamanlarında ortaya çıkmış olması bizler için şaşırtıcı olmasa gerek. Bugün bizlerin ayrılmaz bir parçası haline gelmiş olan cüzdanın ilkel versiyonu olan ilk cüzdan, insanlık tarihinin başlarında zorunluluktan doğmuş ve o zamandan günümüze kadar gelmiştir. Bugün bir statü sembolü hatta moda amblemi haline gelmiştir. Bir çoğumuzun evden çıkmadan önce kontrol ettiği son şey olan, günlük modern yaşam için gereklilik haline gelen cüzdanlar geçmişten bugüne nasıl bir yolculuk gerçekleştirdi merak ediyor musunuz?

Nasıl Başladı?

Bazıları tanrı Hermes’in taşıdığı çuvalı tanımlamak için kullanılan kelime olan “kibisis” kelimesinden türediğini iddia etse de aslında cüzdan kelimesinin kökeni belirsizdir. Cüzdan kelimesinin değerli eşyaları taşımak için kullanılan düz bir keseyi işaret eden anlamı kağıt paranın ortaya çıkması ile bugün bildiğimiz güncel haline dönüştü.

İlk cüzdan olarak tanımlayabileceğimiz çoğunlukla insanların bir iple kemerlerine ya da bellerine bağladıkları kumaş parçalarının temel kullanım amacı o zamanlar kullanılan madeni paraları saklamak ya da belki de günlük yemeklerini taşımaktı. Bugün zihnimizde sadece kağıt paraları, kredi kartlarını ya da kimliklerimizi saklamak için kullandığımızı düşündüğümüz cüzdanlar aslında kağıt banknotların icadından çok önce kullanılmaya başlanmıştı. Neredeyse kökleri Arkaik Döneme kadar uzanan cüzdanlar o zamanlar için paranın taşınmasından çok beslenme çantası görevi için kullanıyordur. Bunun dışında sık sık göç veya seyahat etmek zorunda kalan insanların içine değerli ve küçük eşyalarını, not defterlerini koydukları bir nesneydi.

Nasıl Devam Etti?

1800’lü yıllarda cüzdanlar yavaş yavaş gelişen şartlara uyum sağlamaya başladı. Artık sadece küçük eşyaları, madeni paraları ya da yiyecekleri tutmak yerine özellikle İngiltere’de tütün ve sigara aksesuarlarını taşımak için kullanılmaya başlandı. Günümüzdeki modern haline evrilmeden önce aslında cüzdanlar bir dönem sigara tabakası olarak kullanıldı. Gelişen yeni dünya düzeni ile beraber insanların “cüzdanda” yemek taşıyor olması medeni olmayan bir davranış olarak görülmeye başladı. Ve bu da insanlık tarihinin başından 1800’lü yıllara kadar süren eski bir gelenek olarak geride kaldı. Ek olarak, cüzdanı artık kemere takarak ya da bele bağlayarak taşımakta eski moda haline dönüştü. Cüzdanlar bu dönemde bugünkü modern haline benzer bir tasarıma dönüşmeye başlamıştır. Farklı materyallerden katlanabilir, daha cep boyutunda ürünler üretilmeye başlandı.

Deri kullanımı Ortaçağ kadar eski zamanlara uzansa da Sanayi Devrimi ile beraber deri ürünleri insanlar için daha erişilebilir bir hale geldi. Süreç içerisinde ortaya çıkan yeni teknolojiler, kullanılan malzemelerin cüzdan stillerini geliştirecek ve seçeneklerini arttıracak şekilde boyayabileceği, yağlanabileceği ve korunabileceği konusunda gelişmemizi sağlar.

Bugün Neredeyiz?

Bugün kullandığımız modern hali ile bile cüzdanlar geçmişlerinden tamamen kopmuş sayılmazlar. Artık içinde yemek taşıdığımız ya da sikkelerimizi sakladığımız bir aksesuar olmasa da bizim için değerli materyalleri sakladığımız, kişiselleştirilmiş, değerli nesneler. Modernleşen dünya ile birlikte cüzdanların yıkanabilir, su geçirmez, desenli, renkli ve ince pek çok farklı versiyonu ortaya çıktı. Özellikle 1950’lerde kredi kartının icadı ile birlikte cüzdanlar tasarımsal olarak gerçek bir evrim geçirdi. Sadece kağıt paraları koyabileceğimiz alanlar değil kredi kartlarımızı, kimliğimizi yerleştirebileceğimiz özel yuvalı alanlar eklendi. Özellikle son birkaç yılda iki katlı, üç katlı cüzdanlardan akıllı telefon cüzdanlarına kadar pek çok farklı model tüketici ile buluşturuldu. Bugün geldiğimiz noktada her türlü ihtiyaca yönelik çeşit çeşit cüzdanlar üretiliyor olsa da Eski Yunanlılardan bugüne kadar gelen “deri” cüzdanların modası asla geçmeyecek gibi duruyor.

 Merve Altın “Erciyes Deri İçin yazdı. 18.04.2022”

Navigation

Close

Categories